15 ve 16. bölümlerde, Tanrı’nın son öfkesi olan yedi bela ve yedi tas açıklanmaktadır. 15. bölümde yedi tas belası başlamadan önce, Tanrı’nın yargısının adil ve haklı olduğu anlatılır. Tapınaktan çıkan melekler temiz, parlak keten giysiler giyinmiş ve göğüslerine altın kuşaklar sarmışlardı. Bu giysiler, başkâhinlerin giysilerini anımsatmakta ve doğru olmayanların yaklaşamayacağı nitelikte olan kutsallığı göstermektedir. Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği: 1, 5-8. ayetler: Tanrı, son yedi belayla öfkesine son verir. Bu son belaya, yedi altın tas belası da denilmektedir. Bu bela, yedi mühür açıldığında ve yedi borazan çaldığında gelen belalardan farklıdır. Bu, kötü olan her şeyi tümüyle yok eden son yargıdır. Tanrı’nın sabrı sonsuza kadar sürmez. Tanrı, son yargı için tüm yüceliği ve gücüyle tapınakta bulunmaktadır ve melekler Rab’bin buyruğuyla O’nun öfkesini taşıyan tası dünyaya boşaltacaklardır. Yedi tas belası sona erinceye kadar tapınağa kimsenin girmemesinin nedeni, son yargının başlamasıyla tövbe sürecinin bitmiş olması olabilir. Hâlâ Tanrı’nın öfkesini üzerimize çeken işler yapıyor muyuz? Tövbe için hâlâ fırsat varken bu işlerden vazgeçmeliyiz. şimdi kurtuluş zamanıdır. Bana hangi öğütler verilmektedir? 2-4. ayetler: Rab, kötülük yapan kişilere, gönderdiği belalarla karşılık verecektir. Ama Rab’be güvenip ayartılmalardan galip çıkan kutsallar, zafer ezgileri söyleyecekler ve ateşle karışık camdan deniz gibi bir yerde Tanrı’yı öveceklerdir. Bu, ısrail halkının Mısır’dan çıktığında Kızıldeniz’i geçtikten sonra söylediği ezgiyi anımsatmaktadır. Mesih aracılığıyla zafere ulaşan kutsallar, tahtın önünde Tanrı’yı kurtuluş ezgisiyle öveceklerdir. Bugünkü sevincimin kaynağı nedir? Ağzımdan hangi ezgi çıkıyor? Ben de bu kutsallar gibi Tanrı’ya iman edip ezgi söylüyor muyum? Dua: İsa benim ezgim ve kurtuluşumdur. Rabbim, sana övgüler sunuyorum. |