1.Samuel 30:1-17
Davut Amalekliler'i Bozguna Uğratıyor
1 Davut'la adamları üçüncü gün Ziklag Kenti'ne vardılar. Bu arada Amalekliler Negev bölgesiyle Ziklag'a baskın yapmış, Ziklag Kenti'ni yakıp yıkmışlardı.
2 Kimseyi öldürmemişlerdi ama, kadınlarla orada yaşayan genç, yaşlı herkesi tutsak etmişlerdi. Sonra onları da yanlarına alıp yollarına gitmişlerdi.
3 Davut'la adamları oraya varınca kentin ateşe verildiğini, karılarının, oğullarının, kızlarının tutsak alındığını anladılar.
4 Güçleri tükeninceye dek hıçkıra hıçkıra ağladılar.
5 Davut'un iki karısı, Yizreelli Ahinoam ile Karmelli Naval'ın dulu Avigayil de tutsak edilmişti.
6 Davut büyük sıkıntı içindeydi. Çünkü herkes oğulları, kızları için acı çekiyor ve, "Davut'u taşlayalım" diyordu. Ama Davut, Tanrısı RAB'de güç bularak,
7 Ahimelek oğlu Kâhin Evyatar'a, "Bana efodu getir" dedi. Evyatar efodu getirdi.
8 Davut, RAB'be danışarak, "Bu akıncıların ardına düşersem, onlara yetişir miyim?" diye sordu. RAB, "Artlarına düş, kesinlikle onlara yetişip tutsakları kurtaracaksın" diye yanıtladı.
9-10 Bunun üzerine Davut yanındaki altı yüz kişiyle yola çıktı. Besor Vadisi'ne geldiler. Vadiyi geçemeyecek kadar bitkin düşen iki yüz kişi orada kaldı. Davut dört yüz kişiyle akıncıları kovalamayı sürdürdü.
11 Kırda bir Mısırlı bulup Davut'a getirdiler. Yiyip içmesi için ona yiyecek, içecek verdiler.
12 Bir parça incir pestili ile iki salkım kuru üzüm de verdiler. Adam yiyince canlandı. Üç gün üç gecedir yiyip içmemişti.
13 Davut ona, "Kime bağlısın? Nerelisin?" diye sordu. Genç adam, "Mısırlı'yım, bir Amalekli'nin kölesiyim" diye yanıtladı, "Üç gün önce hastalanınca, efendim beni bıraktı.
14 Keretliler'in güney sınırlarına, Yahuda topraklarına, Kalev'in güneyine baskınlar düzenlemiş, Ziklag Kenti'ni de ateşe vermiştik."
15 Davut, "Beni bu akıncılara götürebilir misin?" diye sordu. Mısırlı genç, "Beni öldürmeyeceğine ya da efendimin eline teslim etmeyeceğine dair Tanrı'nın önünde ant içersen, seni akıncıların olduğu yere götürürüm" diye karşılık verdi.
16 Böylece Mısırlı Davut'u götürdü. Akıncılar dört bir yana dağılmışlardı. Filist ve Yahuda topraklarından topladıkları büyük yağmadan yiyip içiyor, eğlenip oynuyorlardı.
17 Davut ertesi gün tan vaktinden akşama dek onları öldürdü. Develere binip kaçan dört yüz genç dışında içlerinden kurtulan olmadı.
Kesinlikle Kurtaracaksın
‘Beklenmedik zorluklarla karşılaşıldığında insanın güveni kolayca yıkılabilir. ışte böyle bir durumda kalan Davut’u güçlendiren şey Tanrı’nın vaadiydi.
Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği:
8. ayet: Rab Davut’a zafer kazanacağına ilişkin söz verir. Tanrı ‘kesinlikle’ ifadesiyle, Davut’a güvende olduğunu hissettiren bir söz verdi. Ne kadar umutsuz bir durumla karşı karşıya kalınırsa kalınsın Tanrı’ya güvenen kişi asla yenilgiye uğramaz. Hayal kırıklıklarımızda verdiği güven duygusuyla bizi teşvik eden Tanrı’yla buluşmalıyız.
13-15. ayetler: Davut’un kendisine yardım ettiği bir Mısırlı, bu yardıma karşılık Davut’u akıncıların olduğu yere götürür. Tanrı, gösterdiğim merhameti karşılıksız bırakmaz.
Bana hangi öğütler verilmektedir?
1-5. ayetler: Davut Afek’teki olaydan kolaylıkla kurtulabilmişti, ama Ziklak’ta onu daha büyük bir sıkıntı bekliyordu.
6. ayet: Bir zamanlar ününden dolayı Davut’u izleyenler, şimdi onu öldürmek istiyorlardı. ınsanlar derin bir üzüntüye kapıldıklarında dostlarıyla düşmanlarını ayırt edemez duruma gelirler. Halk, çektiği sıkıntıdan Davut’u sorumlu tutmakta ve onu öldürmek istemektedir. Karşılaştığım sıkıntı nedeniyle yalnızca önderimi mi suçluyorum?
11, 12. ayetler: Davut düşmanların peşine düştüğü sırada, hastalıktan ölmek üzere olan bir gence merhamet gösterir. Kendi ailesinin yaşamına büyük değer veren Davut, başkasının canını da hor görmemişti. Komşumun sıkıntısını görmezlikten geliyor muyum?
Dua: Ya Rab, beklemediğim büyük sıkıntılar içindeyken beni kurtardığını, hatırlayıp dimdik ayakta kalmak istiyorum.
|