Doğru bilgelik, Tanrı korkusuyla yaşayan kişinin aşırı davranışlardan sakınmasıdır.
Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği:
29. ayet: Tanrı insanları doğru yarattı. ınsanların günaha düşmelerinin nedeni Tanrı değil, kendileridir. Vaizin de anladığı gibi, insanın yaptıklarının boş olmasının ve çeşitli sorunlarla boğuşmasının nedeni, Tanrı’dan yoksun bir biçimde kendi arzularının peşinden gitmesidir. Güzel bir hayat yaşamanın yolu, karmaşık çözümleri aramaktan vazgeçmek ve Tanrı’ya dönmektir.
Bana hangi öğütler verilmektedir?
15-18. ayetler: Ölçülü bir yaşam sürdürmeliyiz. Vaiz, “Ne çok doğru ol ne de çok bilge... ne çok kötü ol ne de akılsız” diye öğüt veriyor. Kendi doğruluğumuza güvenerek, her şeyi kendimizin çözeceği, kötü biri olarak da hep kötülükle yaşayacağız düşüncesine karşı dikkatli olmalıyız. Tanrı kor-kusuyla yaşarsak, ölçülü bir yaşama sahip olabiliriz.
19. ayet: Gerçek bilgelik, gücünü kaynağından alır. Bilgelik bizi, kenti yöneten on yöneticiden güçlü kılar. Tanrı korkusuyla elde ettiğim bilgelik büyük etki yaratır. Tanrı korkusuyla yaşıyor muyum?
20-22. ayetler: Başkalarının söylediklerine kulak vermemek de bilgece bir davranıştır. Başkalarının sözlerine kulak verirsek, duymamamız gereken şeyleri duyabiliriz (21. ayet). Başkalarının benim hakkımda söylediklerini dikkate alıyor muyum?
23, 24. ayetler: ınsan mantığı sınırlıdır. Vaiz bile, bilge gibi düşünüp yaşamanın ne kadar zor olduğunu söylüyor. Derin sorunları mantıkla kavrayamayız, bu yalnızca Tanrı’nın esinlemesiyle mümkündür. Tanrı’nın yardımı olmadan da bilgeliğim ve çabalarımla her şeyi bilebileceğimi düşünerek kibirleniyor muyum?
Dua: Rabbim, ölçülü bir yaşam sürdürerek yalnızca senin korkunla yaşayacağım.
|