O dönemde Yahudiler sadakayı, duayı ve orucu doğruluğun en yüksek standardı olarak kabul ederlerdi. İsa, onları ikiyüzlülüklerinden dolayı sert bir şekilde eleştirir.
Bana hangi öğütler verilmektedir? 1. ayet: Tanrı, gösteriş için yapılan doğruluk eylemlerinden kaçınmamızı ister. O, yüreğimizdekileri bilir. Gurura kapılmayı ve gösteriş için abartılı eylemlerde bulunmayı hoş karşılamaz. Gösteriş amacıyla yapılan doğruluk eylemlerin O’nun gözünde hiçbir değeri yoktur. 24. ayetler: Rab İsa, “sadaka verilirken sağ elin yaptığından sol elin haberinin olmamasını ister. Sadaka, yardıma muhtaç insanlara duyulan merhamet sonucu gerçekleştirilen bir eylemdir. O dönemde Ferisiler, sadaka vermeyi resmileştirmişlerdi. Bu, çok önemli dini bir erdem olarak kabul edilirdi. Bu nedenle, resmi bir biçimde fakirlere çok bağış yapanlar, diğer insanlar tarafından takdir edilirdi. Oysa İsa, övgü kazanmak için yapılan dini eylemin hiçbir anlamı olmadığını söyler. Sadaka verirken sadece sempati duyduklarımı seçerek diğer insanlara hoş görünmek mi istiyorum? 5, 6. ayetler: İsa, havralarda ve caddelerin köşe başlarında dikilip dua edilmesini hoş karşılamaz. Yahudiler günün belli saatlerinde (9, 12, 15. ayetler), özellikle diğer insanların iyice görebilecekleri yerlerde dua ederlerdi. Kardeşlerle beraber olduğum zamanların dışında, yalnızken de dua etmeyi sürdürüyor muyum? Gizlide olanı gören Tanrı’nın önünde dua etmemiz gerekmiyor mu? 7, 8. ayetler: Rab, “putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp dua edilmesini” istemez. Duanın amacı, düşüncemizi Tanrı’ya zorla kabul ettirmek değil, O’nunla kişisel iletişim kurmaktır. Dua sırasında tek taraflı konuşmaktan çok, O’nu dinlemeye hazır olmalıyız. Tanrı, kendisine dua edilmeden önce kişinin gereksinimini bilir ve bu sorunla ilgili o kişiyle konuşmak ister. O’nu dinlemekten çok, O’na yalnızca gereksinimlerim için dua ediyorum?
Dua: Rab, sadaka verirken ve dua ederken ikiyüzlü olmak istemiyorum. |