Tanrı, kuzeyden gelecek felaketin getireceği yıkım konusunda halkını uyarmakta ve günahlarından dönmelerini istemektedir.
Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği: 5-9. ayetler: Tanrı bu ayetlerde kuzeyden felaket getireceğini söylemektedir. Düşmanlar aslan gibi acımasız bir şekilde ülkeyi viran ederek ele geçireceklerdir. şaşkına dönecek olan halk, hayatta kalmak için evlerinden kaçacaklar, yaşadıkları kentler boş ve viran kalacaktır. Ülkenin kralı ve önderleri bile şaşkına dönerek bu duruma hazırlıksız yakalanacaklardır. Tanrı, halkın ruhsal durumuna hiç önem vermedikleri için, kâhinlerin ve peygamberlerin de şaşıracağını söylemektedir. Böyle günler gelmeden kendimizin ve topluluğumuzun davranışlarına çeki düzen vermeliyiz. 13. ayet: Bir nöbetçi, düşmanların yaklaşmasını nasıl izlerse, Tanrı da düşmanların yaklaşmasını öylesine canlı bir ifadeyle anlatır. Eğer gelecek olan yargı açıksa, artık her şey için çok geç kalınmış demektir. 15, 16. ayetler: Düşmanlar gelirken felaket haberinin de ilan edilmesi gerekmektedir. Dan’dan başlayıp Efraim dağlarına ve oradan da Yeruşalim’e kadar bu haber duyurulmalıydı. Tanrı sürekli kendisine dönmemi hatırlattığı halde, O’nun bu çağrısını duymazdan mı geliyorum?
Bana hangi öğütler verilmektedir? 9. ayet: Herkes kendi sorumluluğunu taşıyacaktır, ama önderlerin sorumluluğu çok daha büyüktür. Kilisenin sayıca büyümesinden hoşnut olan, ama ruhsal hastalıkları olan kardeşlerin durumuna pek dikkat etmeyen biri miyim? 10. ayet: Yeremya derin bir umutsuzluk içinde Rab’be seslenir ve sahte peygamberlerin esenlik mesajlarıyla halkı aldatmalarına niçin izin verdiğini sorar. Aslında Yeremya’nın bu sözleri Rab’be olan şikayetini değil, halkına olan sevgisini göstermektedir. Kendi kendimizi tuzağa düşürüp sorumluluğu Rab’be yükleyemeyiz. Rab’de zor büyüyen bir kardeşe böyle bir sevgi duyabiliyor muyum? 14. ayet: Sorunlar her zaman yürekteki kötülüklerden kaynaklanmaktadır. Temiz bir yüreğe sahip miyim? Dua: Tanrım, yanlış öğretişlerle aldatılmamam için bana yardım et!
|